İZMİR PTT BAŞMÜDÜRLÜĞÜ’NDE NELER OLUYOR?
İzmir PTT Başmüdürlüğü'nde yaşananlara ilşikin Birleşik Kamu-İş Konfederasyonumuz ile birlikte basın açıklaması gerçekleştirdik.
"Basın Açıklaması Değerli Basın Mensupları
Konfederasyonumuz ve bağlı sendikalarımızın Genel Başkan ve Merkez Yönetim kurulu üyeleri, şube yöneticileri ve tüm PTT emekçileri hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sendikamıza son dönemde ulaşan yoğun şikayetler üzerine, kamuoyunu bilgilendirme ve PTT emekçilerinin sesine ses olma sorumluluğuyla bu açıklamayı yapıyoruz.
Emekçiler yaz kış demeden, yer yer kendi sağlığından, ailesinden, zamanından feragat ederek; üç kuruş daha fazla kazanmak ve görevini hakkıyla yapmak için çalışmaktadır.
Ne yazık ki başlıca sorumluluğu İzmirde verimli çalışma zeminini oluşturmak olan İzmir PTT Başmüdürü Abdullah Yavuz’un kendi döneminde bırakın verimliliği kurumsal etik, liyakat ve hakkaniyet gibi kavramlar yerle bir edilmiştir.
Sendikamıza ulaşan bilgi ve belgelere göre, bazı firma personeline yüzlerce saat fazla mesai ücreti yazıldığı, bu şekilde haksız kazanç sağlandığı tespit edilmiştir. Bu durumun ortaya çıkması üzerine, İzmir PTT Başmüdürü Abdullah Yavuz’un soruşturma talep etmeyerek sadece , yer değişikliği yönetimiyle iddiaları nihayete erdirdiği iddia edilmiştir.
Bu olay, geçtiğimiz dönemde Eskişehir'de yaşanan mesai skandalını da bizlere hatırlatmaktadır.
Yine sendikamıza ulaşan bilgilere göre; İzmir PTT İnsan Kaynakları Müdür Vekili olan bir hanımefendiye, İzmir Başmüdürü Abdullah Yavuz’un doğrudan talimatıyla, ilçeye geçici tayin yapılmış, aynı gün lojman tahsis edilmiş, ardından tekrar mevcut görevine atanmıştır. Böylece, lojman hakkı için bekleyen çok sayıda emekçinin hakkı hukuksuz şekilde çiğnenmiştir.
Lojman tahsislerinde açıkça mevzuat delinmiş; sadakat, liyakatin ve emeğin önüne geçirilmiştir.
Başmüdürün merkez ziyaretlerinden birinde, yoğun iş temposunda görevini yapan bir postacı arkadaşımız, başmüdürün tek başına yanından geçtiğinde hem tanımayıp hem de fark etmeyince “Neden ayağa kalkmadı?” diyerek, ilgili personelin uzak bir ilçeye sürgün edilmesini sağlanmıştır.
Bu olay sadece bir örnektir.
Sendikamıza ulaşan onlarca benzer şikayetle birlikte İzmir PTT Başmüdürlüğünün adeta bir “sürgün karargâhı “gibi çalıştığı ortaya çıkmıştır ,
Sürgün edilen personel mahkemeye gidip hak aradığında ise, Başmüdür ikinci kez tayin uygulayarak açıkça hukuku yok saymaktadır.
Bu baskılar sonucunda, maalesef bir PTT emekçisinin intihar ettiği yönündeki iddialar araştırılmalı ve olay her yönden yetkili makamlarca incelenmelidir .
Malumunuz olduğu üzere 23 Temmuz 2025 tarihinde, Güven Haber-Sen ve Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak İzmir PTT Başmüdürlüğü önünde ortak bir basın açıklaması gerçekleştirmiştik .Basın açıklamasının akabinde yaşanan hukuksuzlukları görüşmek ve personeli ziyaret etmek amacıyla binaya giriş yapmak istedik.
Ancak Başmüdür Abdullah Yavuz’un sözlü talimatı ile birlikte , bir şef ve güvenlik personeli aracılığıyla sendikamızın kuruma girişi engellenmiştir.
Oysa binaya vatandaşlar dahi rahatça resmi kimlikleriyle girebilirken , anayasal ve yasal hakkımız olan sendikal çalışmaya keyfi biçimde izin verilmemiştir.
Yaklaşık 2,5 saat boyunca ısrarla anayasa, kanun ve uluslararası sözleşmeleri hatırlatmamıza rağmen, kurum çalışanı olduğumuz halde içeri alınmadık.
Bu hukuksuzluk karşısında tutanaklarımızı tuttarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Aynı zamanda idari olarak da bu kişinin soruşturulması ve görevden alınması için resmi başvurularımızı gerçekleştirdik.
Peki PTT neden zarar ediyor?
Cevabı çok açık: İzmir’de yaşanan bu tarz liyakatsiz, hukuk tanımaz yöneticiler nedeniyle!
PTT gibi köklü bir kurum, ancak liyakatli kadrolarla yeniden büyüyebilir.
Sürgünle, mobbingle, keyfilikle hiçbir kamu kurumu ayakta duramaz.
Güven Haber-Sen olarak PTT’nin halktan ve emekçiden yana bir anlayışla yönetilmesini istiyoruz.
Türkiye’nin en büyük şehirlerinden biri olan İzmir’de, PTT’nin itibarı bu şekilde zedelenemez.
Yeni dönüşüm sürecinde Abdullah Yavuz gibi isimler görevde kalamaz.
Bu nedenle çağrımız nettir:
Abdullah Yavuz derhal görevden alınmalıdır!
Güven Haber-Sen olarak mücadelemizi her türlü yasal , demokratik ve hukuki zeminde sürdürecek , emeğin hakkını ve kamu vicdanını savunmaya devam edeceğimizin altını bir kez daha çizmek istiyor ve siz değerli mücadele arkadaşlarımıza teşekkür ederiyoruz .
Yaşasın birleşik Kamu -iş
Yaşasın güven Habersen
Ve yaşasın örgütlü mücadelemiz diyorum ????♂
Kamuoyuna saygıyla duyururuz.
GÜVEN HABER-SEN GENEL MERKEZİ
